Distal Transradial Versus Conventional Transradial Access İn Acute Coronary Syndrome
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2020-12-16
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Objective: Distal transradial access (TRA) has been recently introduced as an alternative access site for coronary angiography (CAG). Both procedures can be performed in cardiology clinics by interventional cardiologists. Although distal TRA is considered to be more difficult as it requires artery puncture and experienced cardiologists, it seems to be more advantageous because of the limited risk of arterial occlusion. In this study, we share our experiences with distal TRA and conventional TRA. Methods: Seventy patients undergoing CAG via distal TRA and 63 patients via conventional TRA were included in this study. The patients’ data were reviewed retrospectively and compared in terms of procedural characteristics and complications. Results: There was no significant difference between the distal TRA group (94.2%) and the conventional TRA group (98.4%) in terms of success rate (p=0.217). In the distal TRA group, the total sheath emplacement time was longer (p<0.001), and hemostasis time was shorter (p<0.001) compared with conventional TRA. Total procedural time and hospitalization period were not statistically different between the groups (p>0.05). Radial spasm and radial occlusion were more common in the conventional TRA group than in the distal TRA group (7.9% vs 1.4% and 3.1% vs 1.4%, respectively), and hematomas were not statistically different between the groups. Conclusion: Although distal TRA seems more advantageous in terms of less hemostasis time and less vascular complications, it takes a longer time for sheath insertion and may cause more pain, which may diminish its efficiency. Large-scale studies are needed to address this issue.
Amaç: Distal transradial erişim (TRE), son zamanlarda koroner anjiyografi (KAG) için alternatif bir erişim bölgesi olarak tanıtılmıştır. Distal TRE ve geleneksel TRE işlemlerinin her ikisi de girişimsel kardiyologlar tarafından uygulanabilmektedir. Distal TRE arter ponksiyonu ve giriş kısmen daha zordur ve ayrıca ek deneyim ve tecrübe istemekle birlikte radial arter oklüzyonunun daha az olması açısından avantajlı gibi görünmektedir. Bu çalışmanın amacı, distal TRE ve geleneksel TRE ile ilgili deneyimlerimizi paylaşmaktır. Yöntemler: Distal TRE yöntemi ile yapılan ardışık 70 KAG hastası ile geleneksel TRE yöntemi ile yapılan 63 hasta retrospektif olarak incelendi ve işlemsel özellikler ve komplikasyonlar açısından karşılaştırıldı. Bulgular: Başarı oranı açısından distal TRE grubu ile (94.2%), geleneksel TRE grubu (98.4%) arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu (p=0.217). Toplam sheath yerleştirme süresi distal TRE grubunda daha uzun (p<0.001), hemostaz zamanı daha kısa (p<0.001) tespit edildi. Toplam işlem süresi ve hastanede yatış süresinde iki grup arasında fark yoktu (p>0.05). Distal TRE grubunda 3 hastada (4.2%) minör kanama olurken, geleneksel TRE grubunda kanama komplikasyonu olmadı. Radial spasm ve radial oklüzyon geleneksel TRE grubunda distal TRE grubuna göre daha fazla (7.9% ve 1.4%; 3.1% ve 1.4%, sırasıyla), hematom ise gruplar arasında istatistiksel olarak farklı değildi. Sonuç: Distal TRE daha az hemostaz zamanı ve daha az vasküler komplikasyonlar konusunda daha fazla avantajlı gibi görünürken, sheath yerleştirme zamanı daha uzun ve daha ağrılı bir işlemdir. Bu durum klinik etkinliğini azaltabilir. Bu durumu netleştirecek daha kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.
Amaç: Distal transradial erişim (TRE), son zamanlarda koroner anjiyografi (KAG) için alternatif bir erişim bölgesi olarak tanıtılmıştır. Distal TRE ve geleneksel TRE işlemlerinin her ikisi de girişimsel kardiyologlar tarafından uygulanabilmektedir. Distal TRE arter ponksiyonu ve giriş kısmen daha zordur ve ayrıca ek deneyim ve tecrübe istemekle birlikte radial arter oklüzyonunun daha az olması açısından avantajlı gibi görünmektedir. Bu çalışmanın amacı, distal TRE ve geleneksel TRE ile ilgili deneyimlerimizi paylaşmaktır. Yöntemler: Distal TRE yöntemi ile yapılan ardışık 70 KAG hastası ile geleneksel TRE yöntemi ile yapılan 63 hasta retrospektif olarak incelendi ve işlemsel özellikler ve komplikasyonlar açısından karşılaştırıldı. Bulgular: Başarı oranı açısından distal TRE grubu ile (94.2%), geleneksel TRE grubu (98.4%) arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu (p=0.217). Toplam sheath yerleştirme süresi distal TRE grubunda daha uzun (p<0.001), hemostaz zamanı daha kısa (p<0.001) tespit edildi. Toplam işlem süresi ve hastanede yatış süresinde iki grup arasında fark yoktu (p>0.05). Distal TRE grubunda 3 hastada (4.2%) minör kanama olurken, geleneksel TRE grubunda kanama komplikasyonu olmadı. Radial spasm ve radial oklüzyon geleneksel TRE grubunda distal TRE grubuna göre daha fazla (7.9% ve 1.4%; 3.1% ve 1.4%, sırasıyla), hematom ise gruplar arasında istatistiksel olarak farklı değildi. Sonuç: Distal TRE daha az hemostaz zamanı ve daha az vasküler komplikasyonlar konusunda daha fazla avantajlı gibi görünürken, sheath yerleştirme zamanı daha uzun ve daha ağrılı bir işlemdir. Bu durum klinik etkinliğini azaltabilir. Bu durumu netleştirecek daha kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.
Açıklama
Doç. Dr. Ertuğrul Kurtoğlu aynı zamanda Malatya Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde de görev yapmaktadır.
Anahtar Kelimeler
Catheterization, Brachial Artery, Radial Artery, Ulnar Artery, Coronary Angiography, Koroner Anjiyografi, Kateterizasyon, Brakial Arter, Radial Arter, Ulnar Arter
Kaynak
Turkish Society of Cardiology
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
49
Sayı
4
Künye
Erdem, K., Kurtoğlu, E., Küçük, M. A., İlgenli, T. F., & Kızmaz, M. (2021). Distal transradial versus conventional transradial access in acute coronary syndrome. Turk Kardiyol Dern Ars, 49(4), 257-265.